Kesinlikle korkusuz insan yoktur. Herkesin kendine göre zayıflıkları ve korkuları vardır. Oluşmalarının nedeni tam olarak anlaşılmamıştır. Cevap, insan ruhunun derinliklerinde yatmaktadır. Bununla birlikte, fobilerin ve korkuların ana nedeninin akrabalarla ilişkilerde sorunlar olarak adlandırılabileceğini söylemek daha olasıdır.
Her insanın kendi zayıflıkları ve korkuları vardır. Ciddi bir soruna dönüşene kadar kişiliğinin özelliklerini temsil ederler. Çoğu zaman, bireyin kendi başlarına yok olmalarını umarak onları yok etmeye çalışmadığı için ortaya çıkarlar.
Kişi hayatındaki ilk korkuyu doğum sırasında, annesinden ayrılma sürecinin gerçekleştiği anda yaşar. Bunun iki türü vardır:
- Fizyolojik. Bu, bir kişinin tehlikeli bir durumda hayatta kalmasına yardımcı olan ve vücudun tüm kaynaklarını bu amaçlar için harekete geçiren normal bir korku şeklidir.
- Nevrotik. Bu korku psikolojik niteliktedir. Sürekli iç gerilim ve tehlike beklentisiyle bağlıdır. Bireyin ruhunun yapısal özelliklerine bağlıdır.
Bir kişinin kendini koruması için korku gereklidir, eğer kişi bu duyguyu bilmiyorsa, o zaman bu da bir sapmadır. Zamanla korku, belirli bir odak kazanarak bir fobiye dönüşebilir. Örneğin, uçma korkusu, klostrofobi, kemirgen, böcek korkusu vb.
Çeşitli fobilerin ve korkunun nedenlerine açık bir cevap vermek zordur. Çoğu zaman tüm bunların kökenleri çocukluk ve ergenlik döneminde bulunabilir. En yaygın nedenler arasında:
- kişinin çok güçlü bir korku yaşadığı ve bunu tekrar etmekten korktuğu hayattaki belirli bir an;
- akrabalar ve yakın insanlarla zor ilişkiler;
- zihinsel bozukluklar ve kalıtsal yatkınlık.
Korku senin için gerçek bir sorun haline geldiyse, onunla savaşmalısın. Bu bir günlük iş değildir ve hatırı sayılır bir zihinsel güç ve sabır gerektirir.