Kendi Duygusallığınla Nasıl Başa çıkılır

İçindekiler:

Kendi Duygusallığınla Nasıl Başa çıkılır
Kendi Duygusallığınla Nasıl Başa çıkılır

Video: Kendi Duygusallığınla Nasıl Başa çıkılır

Video: Kendi Duygusallığınla Nasıl Başa çıkılır
Video: Zor Zamanlarla Başa Çıkabilme-Duygusal Dayanıklılık Aktivitesi 2024, Kasım
Anonim

Artan duygusallığın bir insanın doğuştan gelen bir niteliği olduğu görülür, ancak bu çok sık olmaz. Kural olarak, aşırı duyarlılık, özellikle ağlama, uykusuzluk, depresif ruh hali ve güç kaybı gibi belirtiler gözlenirse, bazı patolojileri gösterir. Birlikte ele alındığında, bu, duyguların bastırılmasından kaynaklanan depresyon veya aşırı çalışma anlamına gelebilir. Böyle bir duygusallıkla oldukça başarılı bir şekilde başa çıkılabilir.

Kendi duygusallığınla nasıl başa çıkılır
Kendi duygusallığınla nasıl başa çıkılır

Talimatlar

Aşama 1

Artan duygusallık, bir kişinin duygularını uzun süre bastırması gerektiğinde ortaya çıkar. Örneğin, duygularınızı göstermenin zayıflık olarak kabul edildiği bir durumda kendinizi bulmak zorunda kalırsanız, o zaman "taş yüzünü" korumaya çalışacaksınız. Ancak kendi duygularını uzun süre dizginlemek imkansızdır, er ya da geç bu, karşılaştıkları ilk "valf" den çıkmaya çalışacakları gerçeğine yol açacaktır, ki bu herhangi bir küçük şey olabilir. Bu yüzden duygusallık saldırıları ani olabilir, tamamen önemsiz şeylerden bile kaynaklanır. Duygularınızı ne kadar çok bastırırsanız, o kadar sık bir çıkışa ihtiyaç duyarlar.

Adım 2

Kendinize karşı dürüst olmaya çalışın. Kendinize hissetmeyi yasakladığınız bir şey var mı? Sürekli olarak olmadığınız biri gibi görünmeniz gereken bir duruma mı düşüyorsunuz? Elbette en etkili yol bu gibi durumlardan kaçınmaya çalışmak ve hayatta doğal davranmak olacaktır. Ancak bu her zaman mümkün değildir.

Aşama 3

Duygularınıza kontrollü bir çıkış vermek için basit bir egzersize başlamayı deneyin. Mümkün olduğunca sık, günde ondan az olmamak üzere, tercihen yaklaşık yirmi kez durun ve kendinize sorun: “Şu anda nasıl hissediyorum?”, Hemen şimdi kendinize sorarak başlayın. Duygularınızı ve içsel hislerinizi gözden geçirin. Yalnızca sizi bunaltan en önemli ve güçlü duygulara değil, aynı zamanda duyguların küçük nüanslarına ve nüanslarına da dikkat edin. En iyi seçeneğiniz, bunu telefonunuzdaki notlar gibi gittiğiniz her yere yazmaktır. Bunu bir hafta boyunca yapın.

4. Adım

Kendinizi birkaç kelimeyle duygularınızı tarif ederken bulacaksınız. Genellikle iki düzineden fazla yoktur. Önümüzdeki hafta için zorluk, tanımlayıcı terimlerin sayısını en az ikiye katlamaktır. Duygularınızı mümkün olduğunca tam olarak tanımlayın. Durumunuzu doğru bir şekilde tanımlıyorlarsa, eşanlamlılar, metaforlar, duygulara "yabancı" sözcükleri kullanın. Örneğin, "eski bir tuğla kadar yorgun", "balon gibi ilham verici" vb.

Adım 5

Üçüncü hafta boyunca, kendinize sadece hislerinizi sormayın, aynı zamanda çevrenizdeki insanlara daha yakından bakmaya ve onların nasıl hissettiklerini düşünmeye çalışın. Bunu en yakınınızdakilere sorabilirsiniz. Elbette ilk başta insanlar şaşıracak ama belki daha sonra oyununuzu kabul edecekler. Çocuklar cevap vermeye özellikle hevesli ve ilginçtir. Bu, duygusal kelime dağarcığınızı da genişletecektir.

6. Adım

Tüm bu egzersizleri sürekli yapın. Her iki haftada bir, başınıza gelen değişiklikleri kaydetmeniz gereken bir "rapor" yazın. Bu sadece ilginç olmakla kalmayacak, aynı zamanda refahınızda başka türlü fark etmemiş olabileceğiniz olumlu değişikliklere de gözlerinizi açacaktır.

Önerilen: