Er ya da geç, çoğumuzun sesini duyurmak zorunda kalacağız. Anaokulunda yırtık bir ayının pençesi veya okuldaki sınavlar hakkında bir hikaye ile başlayıp, iş projelerinin sunumları veya sadece aile ile bir kadeh kaldırma ile biten. Performanstan önce bacaklarınız yol verirse ne yapmalısınız?
Talimatlar
Aşama 1
Beklenmedik olsa bile, en yakın performansı bir yük olarak değil, kaderin bir armağanı olarak alın. Hayatın en keyifli anlarından birini bekliyormuş gibi buna hazırlanın. Aynanın önünde pratik yapın, kendi sesinizi bir diktafona kaydedin. Her dinlemeden sonra sesiniz daha özgüvenli olacak ve belagat becerisi kazanacaksınız.
Adım 2
Korku, kontrolden çıkan bu duyguyu zamanında dizginlemezse, en kendine güvenen konuşmacıyı bile mırıldanır. Konuşmadan önce nefes alıştırması yapın. Dolu akciğerlerle üç yavaş, derin nefes alın, havayı birkaç saniye tutun ve nefes verin. Sakin hissedeceksiniz çünkü kalp artık göğüsten dışarı fırlamayacak ve beyin oksijenle dolacak.
Aşama 3
İnsanlar performansın kendisinden değil, seyircinin yargısından korkarlar. İlgilerini çekmek için gözlerinin içine bakın. Herkes değil, seyirciyi üç bölüme ayırın ve her birine eşit önem verin. Dinlendiğinizi gördüğünüzde, kendi yeteneklerinize güven duyacaksınız.
4. Adım
Herkes tarafından sevilmeyi düşünme. Kendi yetkinliğinizi ve becerikliliğinizi vurgulayın. Kışkırtıcı soruları nasıl etkisiz hale getireceğinizi öğrenin ve onlara doğru cevaplar verin. Bunu yapmak için, sunumunuz sırasında veya sonrasında size ne sorulabileceğini ve hangi cevabın en uygun olduğunu düşündüğünüzü önceden düşünün.
Adım 5
Canınızı sıkmamak için performansa önceden hazırlanın. Bu, yukarıda önerilenlerin belki de en etkili yöntemidir. Malzemeyi anlıyorsanız, “kendi kelimelerinizle” açıklayabiliyorsanız, izleyicilere kendinden emin bir gülümsemeyle çıkın, omuzlarınızı düzeltin ve en üst düzeyde performans gösterin.