Bazı ailelerde anne-kız ilişkisi ideal olmaktan uzaktır. Yakın ilişki, karşılıklı anlayışın garantisi değildir.
Kız büyüyene kadar bu ilişkide anne liderdir. İlişkinin sorumluluğu tamamen onun omuzlarına düşer. Anne kızını mal olarak almamalıdır. Çocuk çok küçük yaşta bile kendisi olabilmeli, kendi fikrine sahip olmalı ve karar verme yeteneğine sahip olmalıdır.
Kız büyüyor ve ilişkinin sorumluluğu her iki kadının da omuzlarına düşüyor. Kızı bir yandan özgürlüğün özlemini çekerken, diğer yandan annesinden destek istemektedir. Bir çatışma durumu ortaya çıktığında, anne tekrar bir toplantı için ilk adımı atmalıdır. Çocuğunu rakip olmadıklarına ve ne olursa olsun annenin hiçbir koşulda düşmanı olmayacağına ikna etmelidir.
Annenin kendini tamamen ve tamamen kızına adadığı bir ailede, genellikle annenin tüm dikkatinin her zaman sadece kendisinde olduğundan emin olan bir kişi büyür. Ve "kızını açık bir yolculuğa göndermek" için herhangi bir girişimde, anne reddedilir. Kız, annenin ihtiyaçlarını karşılamaya devam etmesi gerektiğine, ancak aynı zamanda özgürlüğüne tecavüz etmemesi gerektiğine inanıyor. Burada annenin kendini aşması gerekiyor. Yetişkin bir kız, sorunlarını bağımsız olarak çözmeli ve mevcut yaşam durumundan bir çıkış yolu bulmalıdır.
Her iki taraftaki ilişkileri herhangi bir yaşta yeniden kurmak istiyorsanız, yalnızca açık sözlü bir konuşma her derde deva olabilir.